Muş’ta 93 hafta önce başlatılan evlat nöbeti kara kış mevsimine rağmen devam ediyor. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan aileler, 93 hafta önce başlatılan eylemi kararlılıkla sürdürüyor. Kar yağışı altında çocuklarının fotoğraflarını ellerinden düşürmeyen anne ve babalar, evlatlarına kavuşacakları günün hayali ile yaşıyorlar.
Evlatlarına geri dönmeleri çağrısında bulunan aileler, "Yavrumu verin bana", "Anneler direniyor", "Artık yeter, bırakın evlatlarımızı" ve "Artık yeter, yakamızdan düşün" yazılı dövizleri açarak HDP ve PKK’ya tepki gösterdi. Evlatlarına teslim olmaları çağrısında bulunan aileler, kararlı bekleyişlerini sürdüreceklerini ifade etti.
Annelerden Ayten Koçhan, kendilerine destek verilmesi için çağrıda bulunarak; “Oğlum eğer beni duyuyorsan bak 7 yıldır onlara hizmet ediyorsun artık dön. Gel annen babana hizmet et. Bak kış, soğuk kar demeden gelip burada eylemimizi yapıyoruz. Yolunuz yol değil, gelin dönün. Ben buradan milletimize de sesleniyorum, korkmayın gelin bizlere katılın destek verin. Birkaç gün önce Şırnak’ta 2 kişi teslim oldu. İnşallah bizim çocuklarımız da gelip teslim olur. Oğlum korkmayın gelin devletinize teslim olun. Yolunuz yol değildir. Bizim çocuklarımızı HDP ile PKK kandırıp götürdü. Yılanın başı HDP’dir. Niye onların çocukları dağa gitmiyor. Çocuklarımızı bizlere versinler. Biz anne babalar evlat hasretine dayanamıyoruz. Bu soğuklarda gücümüz kalmadı. Baban hasta, dön artık gel teslim ol” dedi.
“ÖMRÜMÜZ OLDUĞU MÜDDETÇE DAVAMIZIN PEŞİNDE OLACAĞIZ”
Ailelerden baba Halit Altun, evlat nöbeti eyleminde vazgeçmeyeceklerini kaydederek; “7-8 yıldırı HDP ve PKK çocuklarımızı götürmüş. Çocuklarımızın dağa götürülmesinin sorumlu HDP ve PKK’dır. Her ne kadar itiraz etseler de çocuklarımızı götürenler onlardır. Yıllardır biz evlat acısı çekiyoruz, inşallah onlarda aynı acıyı çekerler. Kar, kış, soğuk hava demeden buralarda evlatlarımızın peşindeyiz. Hiç kimse bizleri düşünmüyor. Bizim tek istediğimiz çocuklarımızı geri bıraksınlar. Eğer bize deseler ki biz çocuklarınızı bırakmıyoruz, ömrümüz olduğu müddetçe davamızın peşinde olacağız. Bu eylemimizi sonuçlanana kadar bırakmıyoruz. Demesinler ki ‘bu çocuklar sahipsizdir. Çocukları götürdük kendimize mal edeceğiz.’ Sakın sakın bunu açık bir şekilde duyun. Çocuklarımız sizlere mal olmayacaktır. Oğlum Muhsin eğer beni görüp duyuyorsan çık gel. O memleketin sana faydası yok. Bu güne kadar hiç kimseye fayda sağlamadığı gibi bana sana da fayda sağlamaz. Senin ailen yuvan buradadır. Senin yurdun neredeyse yurduna, memleketine ve toprağına dön. Bize Türkiye’mizin faydası vardır. Ülkemizin bize ne zararı oldu ki siz gidip onlara askerlik yapıyorsunuz. Gelin memleketinize anne babanıza dönün. Yeter bu acıyı bizlere çektirdiniz.”
“DAĞDA TEK BİR ÇOCUK KALANA KADAR EYLEMİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
2014 yılından kandırılarak dağa kaçırılan oğlu Ersin için eylemini sürdüren baba Alaattin Koçhan ise; “2014 yılında oğlum Ersin’i Bursa’da çalışırken götürdüler. HDP aracılığı ile PKK’ya gönderildi. 93 haftadır burada diğer aileler gibi bende çocuğumu bekliyorum. HDP ve PKK’dan çocuğumu istiyorum. Oğlum neredeysen, sesimi duyuyorsan çık gel. Biz ne kadar soğuk olsa da kar olsa da biz senden vazgeçmeyeceğiz. Senin gibi orada zorla götürülen bütün arkadaşların gelene kadar biz burada bekleyeceğiz. Hiçbir baba evladından vazgeçmediği gibi devletimizde vatandaşından vazgeçmez. Sen gelmeyene kadar, yaz veya kış demeden annen ile birlikte burada seni bekleyeceğiz. Sadece benim evladım değil, dağda tek bir çocuk kalana kadar eylemimizi sürdüreceğiz. Yeter ki çocuklarımız gelsin devletimizin şefkatli ellerine teslim olsun. Herhangi bir ceza verilmiyor. Korkmasınlar gelsinler ailelerine ve devletine güvensinler” dedi.
“TEK AMACIM OĞLUMUN GERİ GELMESİDİR”
Tek isteğinin oğlunun geri gelmesi olduğunu dile getiren anne Naciye Sönmezyıldız; “Bizler 93 hafta önce başlattığımız evlat nöbeti eylemimizde kararlıyız. Ben oğlum Osman için buraya geliyorum. Oğlum daha 15 yaşındayken kandırıp kaçırdılar. Yıllardır oğlumdan haber alamıyorum. Bizler sadece evlatlarımızı istiyoruz. Biz ciğerimizi istiyoruz. Biz başka hiçbir şey istemiyoruz. Çocuklarımızın kaçırılmasından dolayı da HDP’nin de kapatılmasını istiyoruz. Oğlum sesimi nerede duyuyorsa gelsin. Osman, senin orada işin gücün yok. Tek başına orada ne yapıyorsun? Gel teslim ol, bende senin yanında olacağım. Devlet iyidir şefkatlidir. Tek amacım oğlumun geri gelmesidir. Oğlum gelmeyene kadar burada eyleme devam ediyorum. Oğlum küçüktü, onu kandırdılar okul okuyordu. Oğlumu kandıranlar HDP’dir. HDP ile PKK bizden ne istiyorlar. Bizim çocuklarımızı göndersinler” ifadelerini kullandı.
