Tarım Öğretiminin 176’ıncı yılı programında konuşan Muş Alparslan Üniversitesi (MAUN) Rektör Yardımcısı ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, Tarımın yeme-içmeden tekstil sektörüne kadar birçok alanda olduğunu söyledi.
Tarım Öğretiminin 176’ıncı yılı dolayısıyla bir kutlama programı düzenlendi. Muş Alparslan Üniversitesi (MAUN) Sabahattin Zaim Konferans salonunda düzenlenen kutlama programı Şehit Yücel Kurtoğlu Güzel Sanatlar Lisesi öğretmenlerinden Adem Fırat’ın tarımsal temaları ele alan türkülerden oluşan müzik dinletisiyle başladı.
Düzenlenen kutlama programına Belediye Başkanı Feyat Asya, Türkiye Kızılay Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Koç, İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Aydın, Muş Gençlik ve Spor İl Müdürü Emrullah Güler, Muş Meteoroloji İstasyon Müdürü Mehmet Reşit Aydın, Muş İl Müftüsü Lütfü İmamoğlu, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu İl Koordinatör Vekili Serdar Bingöl, Muş Bahçeşehir Koleji Müdürü Bekir Gülsarı, birlik başkanları, öğrenciler ve üreticiler katıldı.
Rektör Yardımcısı ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi (UBF) Dekanı Prof. Dr. Yaşar Karadağ, tarım alanında yapılan çalışmalar hakkında bir konuşma yaptı. Tarımın geçmişi ve geleceği ile ilgili bilgiler aktaran Karadağ, UBF olarak gerçekleştirdikleri tarımsal faaliyetlerin önemine değindi.
Karadağ, konuşmasında tarım ve hayvancılık alanında üniversiteye kazanımlarından bahsederek; “Üniversitemiz 12 Aralık 2018’de “Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması Projesi” kapsamında “Hayvancılık” alanında Pilot Devlet Üniversitesi seçilmiştir. Yine, Yükseköğretim Yürütme Kurulu’nun 15 Eylül 2021 tarihli toplantısında aldığı kararla Muş Alparslan Üniversitesi bünyesinde "Kaba Yemde Çayır-Mera ve Yem Bitkileri Ortak Uygulama ve Araştırma Merkezi" açılmasına karar verilmiştir. Bizleri her zaman destekleyen Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat hocamıza ben huzurlarınızda teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
“TÜRKİYE’NİN İHRACATI 10-15 MİLYAR AVRO CİVARINDADIR”
Ülkenin tarım ihracatının 10-15 milyar avro olduğunu belirten Karadağ; “Öncelikle, Tarım Bayramını idrak ettiğimiz Tarım Öğretiminin 176. Yılını kutlarken, mevcut sorunları da hep beraber paylaşmayı bir görev biliyoruz. Ama bu yapı içinde asla unutmamız gereken bir şey var. Bugün aşağı yukarı her yıl 1 milyona yakın nüfus artışı kaydeden bir ülkede, eksikliklerine rağmen eğer nüfusumuzu doyurabiliyorsak bu, Cumhuriyetle birlikte tüm temel ürünlerde 10 kattan daha fazla verim artışı sağlayan meslektaşlarımızın, büyüklerimizin, ağabeylerimizin emekleri sayesindedir. Bu ülkenin taşında, toprağında emeği olan bütün Ziraat Mühendislerini, Ziraat Teknisyenlerini, tarıma gönül veren tüm dostları huzurlarınızda saygıyla, minnetle anıyorum. Ebediyete intikal etmiş olanların ruhları şad olsun, yaşayanlara sağlıklar ve mutluluklar diliyorum. Tarım, yeme-içmeden tekstil sektörüne kadar yaşamın her alanında vardır. Tarımın, tarımsal üretimin ve dolayısıyla Ziraat Mühendislerinin hayatın olmazsa olmazı olduğuna dikkati çekmek istiyorum. Hollanda’nın yıllık tarım ürünleri ihracatının 100 milyar avro olduğunu biliyoruz ve bunun 9 milyar avrosu sadece tarım teknolojisindendir. Bir tarım ülkesi olarak düşündüğümüz Türkiye’nin ihracatı ise 10-15 milyar avro civarındadır.”
“PANDEMİ SÜRECİNDE TARIM ÜRÜNLERİNE YÖNELDİ”
Koronavirüs salgınının başlaması ile vatandaşların tarım ürünlerine yöneldiğini kaydeden Karadağ; “21 Kasım 2019’da Sayın Cumhurbaşkanımız “3. Tarım Şurası” kapanış programında “Temel tarım ürünlerinde dışa bağımlı olmak, en az savunma sanayisinde dışa bağımlılık kadar tehlikelidir. Milletimizin gıda güvenliğini garanti altına almak, her ülke gibi Türkiye için de bir Milli Güvenlik Meselesi haline gelmiştir” der. İlk defa 1 Aralık 2019’da görülen KOVİD-19 pandemisinin başlamasıyla birlikte insanlık bilgisayara, tabletlere, cep telefonlarına koşmadı, bir tek şeye yöneldiler o da tarım ürünleridir. Kovid-19 pandemisi Tarımın ne kadar çok önemli bir milli güvenlik meselesi olduğunu da bize hatırlatmıştır. Tüm dostlarımız, Tarım Bayramı niçin Bahar ayında değil de böylesine soğuk, 3G diye de adlandırdığımız GAR, GIŞ, GIYAMET’de kutlanmaktadır diye merak ederler. İsterseniz bu merakı gidermeye çalışalım; Efendim Zirai Öğreniminin tarihi gelişimine baktığımızda, 10 Ocak 1846 tarihinde İstanbul Yeşilköy’de bulunan Ayamama Çiftliğinde o zamanki adıyla “Halkalı Ziraat Mekteb-i Alisinin” açılışı, Şu anda buradaki salona da isminin verildiği Bugünkü Sabahattin Zaim Üniversitesinin bulunduğu yer Ülkemizde Tarım öğretiminin başlangıcı kabul edilmektedir. 1933 yılında Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü açılmış ve 1948 yılında Ankara Üniversitesi, 1955 yılında Ege Üniversitesi, 1957 yılında Atatürk Üniversitesi, 1967 yılında ise benim de mezun olmaktan gurur duyduğum Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi açılırken, bugün itibariyle Türkiye’de 40 üniversitede Ziraat Mühendisliği eğitimine yönelik kurulmuş 40 Fakülte bulunmaktadır” şeklinde konuştu.
“30 ÖĞRETİM ELMANI İLE EĞİTİM-ÖĞRETİM VE BİLİMSEL ÇALIŞMALARINI YÜRÜTMEKTEDİR”
Karadağ, konuşmasının devamında UBF’nin akademik kadrosundan bahsederek; “Üniversitemiz UBF hakkında kısa bir bilgi verecek olursam; Üniversitemizin ve ilimizin parlayan yıldızı UBF 24 Temmuz 2017’de kurulmuş olup, Bitkisel Üretim ve Teknolojileri, Hayvansal Üretim ve Teknolojileri ile Bilişim Sistemleri ve Teknolojileri olmak üzere 3 Bölüm ve 10 Anabilim dalından oluşmaktadır. Geçen bu kısa süre içerisinde, Fakültemiz hızla büyüyerek halihazırda; 2 Profesör, 3 Doçent, 13 Dr. Öğr. Üyesi, 6 Öğr. Gör. ve 6 Arş. Gör. olmak üzere toplam 30 Öğretim Elmanı ile Eğitim-Öğretim ve Bilimsel çalışmalarını yürütmektedir. Ben bu bağlamda, Fakültemizi İlimize kazandıran Sayın Rektörümüze huzurlarınızda sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.
Program, 2021 yılında Uygulamalı Bilimler Fakültesine Öğretim üyesi olarak atanan Prof. Dr. Aydın Akkaya, Doç. Dr. İsa Yılmaz, Doç. Dr. Mehmet Karaman, Doç. Dr. Fırat Kurt, Dr. Öğr. Üyesi Ali Özdemir, Dr. Öğr. Üyesi Gökhan Satılmış, Dr. Öğr. Üyesi Nihal Dulkadir Yaman ve TÜBİTAK 2209-A projesi kabul edilen Arş. Gör. Ayşe Nida Kur’a teşekkür belgesi takdimi ve toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
