Yılmaz dan Siyaset Dersi

Yılmaz dan Siyaset Dersi

Bingöl'e taziyeye gitmek için Muş Havaalanına gelen Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, piknik alanında gazetecilere açıklamada bulundu.



Bingöl'e taziyeye gitmek için Muş
Havaalanına gelen Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, piknik alanında gazetecilere
açıklamada bulundu.



 



Muşluların bağrına bastığı Kalkınma Bakanı Cevdet
Yılmaz, vefat eden teyzesinin taziyesine katılmak üzere uçakla Muş'a geldi. Muş
Havalimanı'nda Vali Ali Çınar, Belediye Başkanı Necmettin Dede, İl Jandarma
Komutanı Albay Erhan Erıkan, Emniyet Müdürü Muharrem Durmaz ve partililer
tarafından karşılanan Bakan Yılmaz, Abdulkadir Turan Piknik alanına geçti.
Burada bir süre dinlenen Bakan Yılmaz, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Bingöl'de vefat eden teyzesinin taziyesine katılmak üzere geldiğini ifade eden
Yılmaz, bu akşam Ankara'ya geri döneceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül'ün Muş ve Bingöl gezilerini hatırlatan Yılmaz, vatandaşlara teşekkür
ederek; Muşlu ve Bingöllü hemşehrilerime, geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanının
ziyaretinde gösterdikleri büyük misafirperverlik, sevgi ve ilgi için
şükranlarımı sunuyorum. Gerçekten bu bölgenin bir insanı olarak o gün iftihar
ettim. Muş'ta çok yoğun ve coşkulu bir kalabalık oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız
sokağa indi, kahvehanede vatandaşlarla bir araya geldi. Aslında cumhur,
başkanıyla buluşmuş oldu. Devletle milletin kaynaşmasına, bütün
vatandaşlarımızın bu ülkeye duydukları sevgiyi, ilgiyi, güveni göstermesi
bakımından da çok önemliydi. Çok başarılı bir gezi oldu” dedi. Gazetecilerin
TBMM'de Kamer Genç ve AK Partili milletvekillerinin tartışmalarıyla ilgili
soruyu cevaplandıran Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü; Meclisteki tartışmayla
ilgili söylenecek fazla bir söz yok. Sayın Bakanımız gerekli hukuki tedbirleri
alıyor. Siyaset, gerçekten bir nezaket işidir. Çünkü siyasette, demokraside
milletvekili insanları temsil ederek bir yere gelir. Temsil ettiği insanların
ona sorumluluk yüklemesi lazım. Yaptığı her yanlış aslında kendisini aşarak çok
sayı da insanı etkiliyor. Siyasetçinin ettiği her lafa dikkat etmesi, ağzından
çıkanı kulağının duyması lazım. Siyasette seviye çok önemli, siyasette belli
ilkeler, ahlak kuralları son derece önemlidir. Milleti temsil ediyorsanız,
milletin değerlerine de saygılı olmalısınız. Milleti temsil ediyorsanız,
milletin örfüne, kültürüne uygun hareket edeceksiniz. Bunun yapmıyorsanız
gerçekten anlamda milleti temsil etme özelliğinizi de zedelemiş olursunuz. Bu
sürecin tam olarak pekişmesi çok önemli, huzur güven ortamının pekişmesi
önemli. Son aylarda hepimiz güzel bir ortam görüyoruz. Yıllardır bu bölgede
yaşayan insanların özlemini duyduğu bir ortam yaşıyoruz. Bu bütün Türkiye'nin
kalkınması, gelişmesi için de çok güzel bir ortam. Hele hele bu bölge için çok
güzel bir ortam. Çünkü yıllarca terör, şiddet nedeniyle bu bölgeler potansiyelini
tam olarak kullanamadı. Ne yaylalarımızı doğru düzgün kullanarak tarım ve
hayvancılığı geliştirebildik, ne turizm imkanları arzu ettiğimiz imkanda
gelişti, ne buraya istediğimiz ölçüde yatırımcı çekebildik, ne nitelikli
insanı, öğretmeni, doktoru, mühendisi yeterince getirebildik. Bu sorun
çözülürse, bunlar hep artıya dönüşecek. Önümüzdeki yıllarda huzur, güven
ortamının daha da pekişmesiyle bu bölgeye nitelikli insan çekmek çok daha kolay
olacak. Yaylalarımızı, dağlarımızı, ovalarımızı daha da verimli hale
getirebileceğiz, tarım ve hayvancılık daha da canlanacak. Bu bölgedeki olumsuz
imajı ortadan kalktıkça, hem iç turizm, hem dış turizm açısından daha canlı bir
bölge göreceğiz. Türkiye'nin nüfusu Avrupa ülkelerine göre daha genç, ama bu
bölge nüfusu da ülke nüfusuna göre genç. Yeni dönemde üniversitelerimizde,
eğitim kurumlarımızda bu genç nüfusumuzu çok daha iyi eğitiyoruz. Huzur ve
güven ortamıyla birlikte bu genç ve dinamik nüfusumuz çok daha üretken hale
gelecek ve buralarda refah çok daha üst seviyelere çıkacak. Ekonomik ve terör
gibi birçok nedenden dolayı yıllardır bu bölge önemli bir göç yaşadı. Bundan
sonraki süreçte, huzur ortamı ve ekonomik gelişmeyle birlikte göç hızında ciddi
bir azalma bekliyorum. Yatırımlar gerçekleşirse, komşu ülkelerimizde de biraz
huzur ve güven ortamı pekişirse, Ortadoğu, Kafkaslar ve Asya ile daha fazla
ticaret gelişirse bu bölgelerimizin daha fazla nüfus çekeceğini düşünüyorum. Burada
daha önceden yerini yurdunu bırakıp gitmiş insanlarımız için yıllardır bazı
programlar uyguluyoruz. Terörden zarar görmüş olanlara belli tazminatlar
ödedik. Hiçbir maddi karşılık, o görülen zararı tam olarak karşılayamaz ama bir
nebze de olsa vatandaşlarımızın o sıkıntılarına karşılık olmak üzere
milyarlarca lira doğu ve güneydoğuda terörden zarar görmüş olanlara tazminatlar
ödendi. Huzur ve güven ortamı olmadıktan sonra insanlarımız, ne yaparsanız
yapın, az sayıda insan kendi köyüne gidiyor. Artık insanların zihninde bu terör
tamamen bitti diye bir fikir yerleşirse o zaman insanlar çok daha yoğun bir
şekilde daha farklı alanlara yerleşeceklerdir” dedi.




BESİCİLERİN ZORLU KIŞ MESAİSİ SÜRÜYOR

İLÇEDEKİ METRUK YAPILARIN YIKIMI BAŞLADI

Milletvekili Aday Adayları Kısmen Belli Oldu

ASYA, BELEDİYE BAŞKANLARI TOPLANTISINDA KONUŞTU

BABA “AMACIM, MUŞ’A VE MUŞLUYA HİZMET”

DEMİR ÇELİK’DEN 2 SORU ÖNERGESİ

TUHAD DER’DEN CEZAEVİ AÇIKLAMASI