Doç. Dr. Zeliha Tekin


BAŞARININ ÖN KOŞULU HAYIR CEVABI ALMAKTIR

TEKİN’CE KÖŞE YAZISI


Sıklıkla “hayır” cevabı almalarına rağmen pes etmeden, sebatla ve inancını kaybetmeden yoluna devam edenler, sonuç odaklı, tekdüzeliğe razı olmayan ve sonunda da tıpkı Jeff Bezos, Bill Gates, Thomas Edison, Madam Curie ve Cengiz Han gibi başarıyı yakalayan insanlardır. Çünkü alınan her “hayır” cevabı her ne kadar kişide hayal kırıklığı yaratsa da sonunda kazanılan bir deneyim söz konusudur. Deneyim iyi bir öğretmendir, yeter ki ders çıkarılabilsin ve geçmişe takılıp kalınmasın. Kişi kendisini geliştirirken, geçmişe takılıp kalma eğiliminden uzaklaşmalıdır. Geçmişteki başarısızlıklar ve alınan “hayır” cevapları yüzünden kendine kızan insan bir fayda elde edemediği gibi, enerjisini de boşa harcamış olur. Peki hayır cevabıyla karşılaşan kişi ne yapmalıdır? Önce, durum değerlendirmesi yapabilmek için bir adım geri çekilmeli; nerede hata yaptığını ve neden “hayır” cevabı aldığını düşünmelidir. Sonrası mı? Hatalarını tespit ettikten sonra ve onları nasıl düzeltebileceğini bulduktan sonra tazelenmiş bir zihin ve yenilenmiş bir heyecanla yeniden yola devam etmelidir. Bu sefer dikkatle hedefe odaklanmalı ve elden ne gelirse yapmalıdır.

Başarılı insan, düştüğü yerden kalkan, ısrarcı bir tutumla yenile yenile, yenmeyi öğrenen insandır. Tıpkı Moğol Hükümdarı Cengiz Han’ın yaptığı gibi. Ordusu düşmanlar tarafından yenilgiye uğratılan Cengiz Han, eski virane bir ahıra sığınır. Morali çok bozuktur. Ahırda umutsuzsa beklerken, bir karıncanın kendisinden çokça büyük olan bir mısır tanesini dik bir duvarın arka tarafına taşımaya çalıştığına şahit olur. Karınca, tam olarak altmış dokuz kez mısır tanesini duvarın üstünden aşırmaya çalışsa da başarılı olamaz ve sırt üstü yere düşer. Karınca her başarısızlığın ardından bir sonrakini dener ve pes etmez nihayetinde yetmişinci denemesinde koca mısır tanesini duvarın tepesinden aşırmayı başarır. Karıncanın bu olağanüstü çabasını ve sonunda elde ettiği başarıyı ibretle izleyen Cengiz Han’ın aklına bir fikir gelir ve yerinden hızla fırlar, dağılan kuvvetlerini tekrar toparlayıp yenildiği düşmanlarına savaş açar. Ve savaş sonunda imparatorluğunun sınırlarını Karadeniz’den yukarı Ganj Nehri’ne kadar büyütmeyi başarır.

Bu hikâye azmin zaferini, hatalardan ders almayı ve çabalamanın önemini anlatmaktadır. Umarım bu güzel hikâyeden sizler de önemli dersler çıkarabilirsiniz.