Doç. Dr. Zeliha Tekin


SÖYLEDİKLERİNİZ KADERİNİZ OLUR: KENDİNİ DOĞRULAYAN KEHANET

TEKİN'CE KÖŞESİ


İranlı Amou Haji, yalnız yaşayıp yalnız ölmüştür. Onun hayat hikâyesini ilginç kılan ise yalnızlığı seçmesi değil, yirmi yaşından sonra “hasta olurum ve ölürüm” korkusuyla banyo yapmayı bırakması ve gerçekten de 94 yaşında yıkandıktan birkaç ay sonra hastalanması ve “dünyanın en kirli adamı” unvanını alarak ölmesidir. Sigara tiryakisi olan ve aynı anda birden fazla sigara içen Haji’nin teni kir ve irinle kaplıydı, çürümüş et yerdi ve pis su içerdi. Haji’ye yıkanması ve içmesi için temiz su teklif edildiğinde çok üzülürdü. Sonunda da korktuğu gibi oldu, banyo yaptı ve sonrasında öldü…

“Pygmalion Etkisi” olarak da bilinen ve sosyolog Robert Merton tarafından geliştirilen “Kendini Doğrulayan Kehanet Teorisi (Self-Fulfillig Prophecy)” bir insana olan beklentilerin ve tutumların algıya dönüşmesi halinde kesinlikle gerçekleşeceğine olan inançtır. Bu inanışa göre, kendimize ve diğer insanlara yönelik beklentilerimiz, onların davranışlarını etkileyebilmektedir. Tıpkı hastasına, hastalığın seyrinin kötüye gittiğini söyleyen bir doktorun ardından hastanın daha da kötüleşmesi örneğinde olduğu gibi (Pygmalion etkisinin olumsuz yönünü temsil edilişi: Golem Etkisi). Yani negatif beklentiler ve korkulan şeyler, kişinin motivasyonunu düşürdüğü için negatif sonuçlara yol açmaktadır.

İrlandalı yazar, din bilim uzmanı Joseph Murphy’nin kaleme aldığı “Bilinçaltının Gücü” adlı eserde bu konuyla alakalı şu örneğe yer verilir: “Bir adam gelecekte neler yaşayacağıyla ilgili olarak bir falcıya gider. Falcı adama falanca tarihte öleceksin der. Adam falcıdan kafası allak bullak olmuş şekilde çıkar ve bu söylemi o kadar ciddiye alır ki, adamın beyni belirtilen günde çalışmayı durdurup hayati fonksiyonları sona erdirecek şekilde kendini ayarlar. Gerçekten de adam falcının söylediği tarihte ölür.

Bizde konuyu doğrular nitelikte bir söz vardır: “Bir insana kırk gün deli dersen, o insan kırk gün sonra deli olur/Akıllıya kırk gün deli dersen, deli olur” Sürekli olarak aynı şeyleri söyleyerek ve telkinle bir insanın bilinçaltına olumlu ya da olumsuz birtakım duygular, inançlar yerleştirilebilir. Bu sebeptendir ki ağzınızdan çıkan sözlere dikkat edin, o sözler evrenin hiçbir yerine kaçıp gitmez, kaybolmaz. Bumerang gibi dönüp dolaşıp size gelir. O vakit Gandhi’nin şu sözleriyle yazımıza son verelim:

“Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelerinize dönüşür,

Düşüncelerinize dikkat edin, duygularınıza dönüşür,

Duygularınıza dikkat edin, davranışlarınıza dönüşür,

Davranışlarınıza dikkat edin, alışkanlıklarınıza dönüşür,

Alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerlerinize dönüşür,

Değerlerinize dikkat edin, karakterinize dönüşür,

Karakterinize dikkat edin, kaderinize dönüşür.”